“`html

CHP MYK Toplantısı ve Basın Açıklamaları

CHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK), saat 16.15 itibarıyla CHP Genel Başkanı Özgür Özel başkanlığında bir araya geldi.

Yaklaşık bir buçuk saat süren toplantının ardından Parti Sözcüsü Deniz Yücel, sabah gerçekleştirilen Parti Meclisi (PM) ve MYK gündemine dair kamuoyuna bilgilendirme yaptı.

“ADALETE GÜVEN GİDEREK DÜŞÜYOR”

Yücel’in açıklamaları şu şekilde:

“Bu ülkede, özgürlüklerin kısıtlandığı ve hukuksuzlukların giderek arttığı bir dönemden geçiyoruz. Adalete olan güven ise her gün daha da azalıyor. Ancak AKP iktidarı bu durumu görmezden gelmeye devam ediyor. İki gün önce, 1999 depreminde birçok insanın hayatını kurtaran AKUT’un kurucusu Nasuh Mahruki, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) güvenilmezliğini dile getirdiği için ‘halkı yanıltıcı bilgi yayma’ suçlamasıyla tutuklandı.

Benzer bir şekilde, gazeteciler Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz hakkında da yine ‘halkı yanıltıcı bilgi yayma’ nedeniyle soruşturma açıldı. Fatih Altaylı da YSK’nın güvenilirliğine dair eleştirilerde bulunmuştu. Bu tür bir baskı, hukukun üstünlüğü ile basın özgürlüğüne yapılan açık bir saldırıdır.”

“OTORİTER REJİM KÜRT ÜZERİNDEN HUKUKU ÇİĞNİYOR”

Genel Başkanımız Özgür Özel, Fatih Altaylı, İsmail Saymaz ve Nasuh Mahruki’nin aileleriyle de görüşerek dayanışma mesajı iletti. Gazetecilerin bilgi paylaşımında bulunması doğaldır; fakat bunu engellemeye yönelik başlatılan soruşturmalara dünya genelinde örneği az kalmıştır. Bu durum, sadece bireylerin haklarını değil, toplumun bilgiye erişim hakkını da tehdit etmektedir.

“ADLİ MÜDAHALELER GÜNDEME GELİYOR”

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sürmekte olan bir mahkeme davasıyla ilgili olarak kamuoyuna fikirlerini açıklıyor ve bu durum yargı sistemi açısından son derece sorunlu bir yaklaşımı temsil ediyor. Önceki Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu hakkında verilen bir hapis cezası önerisi, hukuku kullanarak siyasi bir manevra yapmak amacı hissediliyor.

“HAREKETLERİ ORTAYA ÇIKARAN İKTİDAR BULUNDU”

Sayın Tunç,unu hatırlatmak isteriz ki hakaret suçunu belirleme yetkisi mahkemelere aittir. Kemal Kılıçdaroğlu, uzun yıllar siyasette bulunduğu için eleştirisini yapabilir. Geçmişte halka karşı sert sözler sarf eden ve tahammülü kalmayan bir siyasi anlayış, bu durumu daha da karmaşık hale getirdi.

Dolayısıyla, tüm bu baskılara karşı muhalefetimizle direneceğiz. Bugün Genel Başkanımız Özgür Özel, parti yöneticilerimiz ve milletvekillerimiz Kılıçdaroğlu’na desteğini esirgemedi.

“İSTANBUL’U KAYBETTİNİZ, HİÇ DURMUYORSUNUZ”

Ülkemizde, Hukukun Üstünlüğü ve Yolsuzluk Endeksi sıralamasında 142 ülke arasında 117. sıradayız. Adalet Bakanı, muhalefeti suçlayarak ‘Türkiye’nin hukuka güveninde en alt sıralarda’ demeyi alışkanlık edinmiş. Bu durumu görmezden gelmek, adaletin tecellisini engellemektedir.

Yeni bir İstanbul kaybı yaşamakla sonuçlanacak olan sürecin yan etkisi olarak, yargı sürecinde tarafsız kalmayan bir yönetimle karşı karşıyayız. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı’na açılan davalarda hukuki manevralarla dolu bir süreç yaşanmaktadır.

“DEMOOKRASİ NÖBETLERİMİZ DEVAM EDİYOR”

AKP, Esenyurt’ta verdiği bir siyasal mücadeleyle, kaybettiği yerlerin iradesini görmezden geliyor. Bu yolla halkın seçtiği belediye başkanlarını asılsız iddialarla hapse atarak, demokrasiyi zedelemeye çalışıyor. Önümüzdeki günlerde Esenyurt’ta devam eden demokrasi nöbetimizin, halk iradesini koruma mücadelesi olduğunun altını çiziyoruz.

“HAZIRLANAN KANUN TEKLİFİ MECLİS’E SUNULDU”

Kayyum uygulamalarının kaldırılması için hazırlanan ve desteklenmiş 10 farklı siyasi partinin imzasını taşıyan kanun teklifi Meclis Başkanlığı’na sunulmuştur. Seçimin, halk iradesinin gasp edilmesine dair bir taviz vermeyiz.

“PROTESTOLARLA IPOCULARA TAHAMMÜL YOK”

Esenyurt’ta yaşanan hukuksuzluğu engellemeye çalışan İçişleri Bakanı, halkın seçtiği temsilcilerin ne derece düşünce özgürlüğüne sahip olmadığını gösterdi. Protestolar üzerinden yapılan eleştiriler, devleti temsil edenlerin tahammül edemediği bir gerçek olmuştur.

“ADALETİ SAĞLAYACAK İKTİDAR GELECEK”

Bugün bu adaletsizlikle mücadele etmek için sokaklarda sesimizi yükseltiyoruz. İstanbul Planlama Ajansı’na göre, yaşam maliyeti düşürülmeden asgari ücretin yükseltilmesi zorunludur. Bu konuda mücadelemiz devam edecektir. Geçtiğimiz hafta Balıkesir’de yaşanan insanlık dramı, adaletsizliğin boyutlarını ortaya koydu.

“VERGİSİZ HALE GETİRİLMİŞ BİR DÜZENİ REDDEDİYORUZ”

Herkes için şeffaf bir vergi sistemi oluşturulmalıdır. Bugün ülkemizde dolaysız vergilerin oranı yüksek iken, vergi affıyla da adaletin hiçe sayıldığı bir tabloyla karşı karşıyız. Bu kargaşaya son vermek, AKP’nin geçmişinden ders alarak olacaktır.

“ASGARİ ÜCRETLER YETERSİZ”

Türkiye’nin ekonomi Bakanı, asgari ücret konusundaki yorum yapmadığını beyan ediyor. Asgari ücretin, yaşam standartlarını sağlaması için yeterli seviyeye getirilmesi gerekmektedir. Temmuz ayında asgari ücret 30 bin lira olmalıdır.

“MÜLAKAT MAĞDURLARIYLA YAN YANA OLACAĞIZ”

Bu bakanlar, eğitim gibi önemli bir alandaki sorunları göz ardı etmektedir. Mülakat mağduru öğretmenlerimizi desteklemeye devam edeceğiz. Haksızlığa uğrayan herkesle dayanışma göstermek, onurlarını koruma mücadelesinde sadece bir başlangıçtır.

“HESAP VERECEKLER”

Yaşanan olayların sonucunda kimsenin paçayı kurtaramayacağını biliyoruz. Adalet ve vicdan, hiçbir zaman kaybolmayacaktır. Zamanı geldiğinde, kimlerin sorumluluk alması gerektiği ortaya çıkacaktır.

“VATANSEVERLİK BİR DİSİPLİN SUÇU DEĞİL”

Genç teğmenlerimizin Atatürk ilkelerine bağlılıklarını ifade etmeleri bir suç değil, vatanseverliğin göstergesidir. TSK’nın itibarına yapılan saldırıları sona erdirmek zorunludur.

“`